Evliliğe giden yolda düğünden önce iki özel gün daha vardır ki bunlardan biri nişan bir diğeri de kına gecesidir. Bu gecenin en güzel yanı; uzun yıllar boyunca görüşmediğin kız arkadaşlarınla eski günlerdeki gibi delilikler yaparak eğlene bilmektir. Eğlenirken de saç ve makyaja dikkat edilmeli tabi ki neticede gözler gelin adayının üzerinde olacak. Eminiz ki, bu gece için kına saç modelleri hakkında oldukça detaylı bir araştırma yaptınız ve en nihayetinde size uygun olan kına saç modelleri seçeneğini yakaladınız. Çokça çılgınlıklar yapıp saç baş dağıtmaya değmez değil mi?
Düğün gibi olmasa da bu iki özel günün de kendine göre telaşları ve hazırlıkları vardır. Bu hazırlıkların başında kuşkusuz elbise seçimi ve saç tasarımı gelir. Bu eğlenceli ve özel günlerin içerisinde biri vardır ki onun yeri çok daha farklıdır. Tabi ki kına gecesi, eğlencenin ve kız kıza eğlenmenin zirve yaptığı bir gecedir bu. En güzel kına gecesi fikirleri için ilgili yazımızı da okumanızı tavsiye ederiz.
Doğallık ve sadelik her zaman iyidir’ cümlesini eminiz ki ilk kez burada okumuyorsunuz. Ne açıdan iyi olabilir ki bir düşünelim. Mesela derdi az olur. En basit olarak, ay saçımın şurası bozuldu, burası yamuldu dertleri oluşmaz ve eğlenmemize bakarız. Çok işçilikle yapılmış saçlar bir süre sonra ağır gelmeye başlayabilir. Çokça uygulanan sprey gibi maddeler saç derimizde kaşıntılara yol açabilir. Gelin adaylarına önerimiz, özellikle kına saç modelleri için doğallıktan yana bir tercihte bulunmaları doğrultusundadır.
Sevgili gelin adayımız; kendin ol, kendini tanı ve kına saç modelleri derdini bunları düşünerek at. Bunların yanında elbiseni de göz önünde bulundurmayı unutma! Seçeceğin model ne olursa olsun içine sinsin ve o modelle tüm gece rahatça eğlenebileceğini düşünerek adımlarını hareket ettir. Bu senin gecen ve " Bu yola bir daha mı evleneceğim? " diyerek çıkıyorsun biliyoruz. Bu yüzden de önemli olan sensin ve senin vereceğin kararlardır unutma! En mutlu gününün arifesinde o mutluluğa hazırlık yaparken kendi isteklerin İle yol almalısın.
